Soru :Dr. Mevlüt Demir 
Cevap : Uz.Dr.Recep KURT
Yardımcı Editör:
Uz.Dr.Nijat Bakshaliyev

A) Hastaya özgü öneriler ;

Genel durum bozuk olan hastada kalp biyobelirteçlerinde yükseklik görülmektedir. Kalp biyobelirteçleri yüksekliğine ek olarak aşağıdakilerden en az birinin hastamızda olması AMI tanısını koydurur.
– iskemi semptomu olması
– EKG’de yeni gelişen ST-T dalga değişikliği veya yeni gelişmiş sol dal bloğu
–  EKG’e patolojik Q dalgası gelişimi
– miyokardda yeni gelişen canlı doku kaybı veya segmenter duvar hareket bozukluğunun görülmesi
–  anjiyografik olarak veya otopside intrakoroner trombüsün gösterilmesi
Yukarıda bahsettiğimiz hastada ilk yapılması gereken vital buguların değerlendirilmesinden sonra EKG’yi incelemek olmalıdır.  Elektrokardiyografide acil revaskülarizasyon gerektiren,  ST elevasyonlu miyokart infarktüsü kriterlerini karşılayan bulgular görülmesi durumunda hastaya acil KAG yapılmalıdır. Elektrokardiyografide bahsedilen bulgular görülmezse KAG ertelenebilir. Elektrokardiyografide  anormallik saptanmaması durumunda  ekokardiyografik inceleme yapmak yerinde olacaktır. Ekokardiyografide segmenter duvar hareket bozukluğu izlenmesi AKS tanısına yaklaştırır. Hastamız için kalp biyobelirteç yüksekliği yapabilen diğer problemler de  araştırılmalıdır ve aksi ispat edilinceye kadar hastamız AKS olarak tedavi edilmelidir.
Hastamızın alkol bağımlılığının olması nedeniyle uzun süre yüksek doz alkol alımında  sistolik kalp yetersizliği ile sonuçlanabilen alkolik kardiyomiyopati oluşabileceği unutulmamalıdır. Ekokardiyografi alkolik kardiyomiyopati tanısında öncelikle uygulanmalıdır. Ayrıca yüksek doz alkol alımı koroner arterlerde vazospazma neden olarak miyokart hasarına neden olabilir.
Hastamızda yüksek doz alkol alımı miyokardda yağ asit metabolizmasını bozarak miyokart hasara neden olabilir. Alkol detoksifikasyon tedavisi ile alkolün olası kardiyotoksik etkilerini azaltmak gerekmektedir.
Kronik alkolik kişilerde enfeksiyon ve sepsis riskinin arttığı unutulmamalıdır. Hastamızda  genel durum bozukluğunu nedenleri araştırılırken sepsis de ayırıcı tanıda düşünülmeli ve sepsisin miyokardiyal hasara neden olarak kardiyak enzim yüksekliğine neden olabildiği göz önünde bulundurulmalıdır.

B) Genel Öneriler;
Kardiyak enzim yüksekliği genellikle aterosklerotik koroner olaylar sonucu görülmektedir. Bunun haricinde birçok klinik problemde de çeşitli mekanizmalarla kardiyak markır yüksekliği görülmekte ve birçoğunda kardiyak markır yüksekliği artmış mortaliteyle ilişkilidir. Plak rüptürü ve trombüs formasyonu dışında kalp biyobelirteç yüksekliğine neden olabilecek klinik durumları özetlemek gerekirse;

a) Miyokart oksijen arz-talep uyumsuzluğu sonucu
– taşi/bradiaritmiler
– aort disskesiyonu, ciddi aort darlığı
– hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati
– septik, kardiyojenik ve hipovolemik şok
– ciddi solunum yetersizliği, ciddi anemi
– koroner vasospazm, emboli ve vaskulit

b) İskemi ilişkili olmayan
– miyokardit
– ablasyon, defibrilasyon, kardiyak kontüzyon
– rabdomiyoliz
– kardiyotoksik ajanlar (antrasiklinler ve herceptin gibi)

c) Multifaktoriyel ve nedeni ortaya koyulamayan
– kalp yetersizliği
– pulmoner emboli ve pulmoner hipertansiyon
– takotsubo kardiyomiyopatisi
– sepsis
– böbrek yetersizliği
– inme, geçici iskemik atak ve subaraknoid kanama gibi durumlar
– infiltratif hastalıklar( amiloidoz gibi)
– yoğun egzersiz
Kliniğe başvuran kalp biyobelirteç yüksekliği olan hastada AKS düşündürecek bulgumuz yoksa öykü derinleştirilmeli ve yukarıda saydığımız nedenlere yönelik gerekli araştırma yapılmalıdır.

Yardımcı Editör Notu :
Bazı durumlarda sistemik, multiorgan hasarının bir parçası olarak kalp biyobelirteçlerinde de yükselme olabilir. Örneğin derin hipotansiyon veya ağır toksemide böbrek, karaciğer ve diğer organ hasarı ile birlikte kalp hasarı da görülebilir. Bu durumlarda kardiyak markır yüksekliği aterosklerotik hastalığa bağlı değil genel sistemik hasara bağlı olduğu için altta yatan patolojini tedavisi öncelik taşımalıdır

Anahtar Kelimeler: